Fırat Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Remzi Atılgan, Covid-19 aşısı sonrası bazı kadınlarda adet döngüsünde kısa süreli değişiklikler gözlemlendiğini, ancak bunun netleşmesi için daha fazla bilimsel araştırmaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Atılgan, anormal adet kanamalarının birçok ciddi sağlık sorununun habercisi olabileceğini vurguladı.
Fırat Üniversitesi Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Remzi Atılgan, kadınlarda sık görülen adet düzensizlikleri ve olası nedenleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Atılgan, üreme çağındaki kadınlarda gebelik dışı gelişen anormal uterin kanamaların genellikle rahim iç zarından kaynaklandığını belirtti.
Anormal kanamaların; şiddetli adet, ara kanamalar, adet döngüsünde uzama ya da kısalma şeklinde görülebileceğini ifade eden Atılgan, “Normal adet döngüsü genellikle 24 ile 38 gün arasında değişir. 24 günden kısa döngüler ‘sık adet’, 38 günden uzun döngüler ise ‘seyrek adet’ olarak tanımlanır. Kanamanın 8 günden uzun sürmesi anormal kabul edilir, ancak 18-25 ve 42-45 yaş aralığında bu süre 9 güne kadar çıkabilir,” dedi.
Prof. Dr. Atılgan, bu tür düzensizliklerin arkasında polip, myom, rahim içi hiperplazi, endometrial kanser, pıhtılaşma bozuklukları, hormonal dengesizlikler ve bazı sistemik hastalıklar gibi birçok nedenin bulunabileceğine dikkat çekti. Özellikle menopoz sonrası görülen her tür kanamanın ciddi bir değerlendirme gerektirdiğini belirtti.
Tanı sürecinde kan testleri, ultrasonografi, rahim içi biyopsi ve histeroskopi gibi yöntemlerin kullanıldığını anlatan Atılgan, polip ya da myom gibi yapılar tespit edilirse cerrahiyle çıkarıldığını ve patolojik incelemeye gönderildiğini söyledi.
Covid-19 Aşısı ve Adet Döngüsü
Açıklamalarında Covid-19 aşısının ardından bazı kadınlarda adet döngüsünde bir günlük uzama gözlemlendiğini belirten Prof. Dr. Atılgan, bu durumun kesinliğe kavuşturulabilmesi için bilimsel araştırmalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Özellikle ergenlik döneminde ilk menarştan sonraki ilk iki yılda adet düzensizliklerinin normal sayıldığını ifade eden Atılgan, bu sürenin 2-3 yıldan uzun sürmesi halinde polikistik over sendromu, tiroid hastalıkları, Cushing sendromu, böbrek üstü bezi sorunları, hiperprolaktinemi ve diyabet gibi hastalıkların araştırılması gerektiğini söyledi.
Aşırı adet kanaması yaşayanlar, menopoz sonrası kanama görenler ve 14 yaşını geçmiş olmasına rağmen hiç adet görmemiş genç kızların mutlaka kadın doğum uzmanına başvurması gerektiği uyarısında bulundu.